Muhteşem | Konular | Kitaplar

Macaristan Seferleri

Kanunî Sultan Süleyman padişah olduğunda, Avrupa’da Osmanlı Dcvleti’ne rakip Roma-Germen İmparatorluğu ve başında “V. Karl” unvanıyla Şarlken (Charles-Quint) bulunmakla idi. Şarlken İspanya, Almanya, Kuzey İtalya, Fransa’nın kuzey ve doğusundaki topraklar ile Avusturya ülkelerinden meydana gelen geniş ve güçlü bir devlete sahipti. Macaristan Kralı II. Layoş, Şarlkcn’in kız kardeşi ile evlenmiş ve kendi kızkar-deşini de Şarlken’in kardeşi Avusturya Arşidükü Ferdinand’a vermişti. Evlenme yolu ile Macaristan’ı nüfuzu altına alan Şarlken, devletinin topraklan arasında kalan Fransa’yı sıkıştırıyordu.

Kanunî’nin başa geçtiğini bildirmek üzere, Macar Kralı II. Layoş’a gönderilen Türk elçisi Behrâm Çavuş’un hakarete uğraması ve öldürülmesi üzerine Macaristan’a sefer düzenlendi. Tarihimizde bu sefere Birinci Engürüs Seferi denilmektedir. Macaristan ve Orta Avrupa’nın kilidi olan Belgrad Kalesi fethedildi (29 Ağustos 1521). Hristiyanlık âleminin düşürülmez kalelerinden biri sayılan Belgrat’ın fethi ile Macar ovası Türklere açılmıştır. Belgrat, Avrupa seferlerinde Osmanlı Türk ordusunun önemli üslerinden biri olmuş ve Dârü’l-cihad adını almıştır.

Fransa Kralı I. Fransuva (François), Şarlken ile yaptığı savaşta yenildi ve esir düştü. Şarlken tarafından Madrit kalesine hapsedilen (1525) Fransuva, esirlikten kurtulmak için çareler aradı. Fransuva’yı, Şarlkcn’in elinden ancak Osmanlı Padişahı Kanunî kurtarabilirdi. Fransuva, Kanunî’yc mektup yazdı ve annesini göndererek yardım istedi. Avrupa’daki devletler dengesini elinde tutmak isteyen Kanunî, Şarlken’in düşmanı olan Fransa’yı destekleyerek, Avrupa devletlerinin ittifak etmelerini önledi. Bu sırada Almanya’da Protestanlık adında yeni bir mezhep ortaya çıktı. Atası Fatih’in Katoliklere karşı Ortodoksları himaye etmesi gibi, Kanunî de Katoliklere karşı Protestanları destekledi. Protestanlığın kurucusu Luter (Luthcr) Türklere karşı koymak nankörlüktür diyerek Türkleri Avrupa’ya davet ediyordu. (Bkz. Okuma Parçası:3)

Şarlken ile olan akrabalığına güvenen Macar Kralı II. Layoş Türklere pervasız davranıyor, Eflâk ve Boğdan prensliklerini Osmanlı Devleti’ne karşı kışkırtıyordu. Bununla da kalmayıp Türklere karşı İran ile ittifak müzakerelerinde bulunuyordu. Bunun üzerine Kanunî, 25 Nisan 1526′da ikinci Macaristan seferine çıktı. 100 000 kişilik Türk ordusu, 29 Ağustos’ta Mohaç Ovası’na geldi. Türk ordusunda Avrupa’nın hayalinden geçiremeyeceği 300 top bulunmakta idi. Macar Kralı II. Layoş’un kumandanlığındaki 200 000 kişilik Haçlı ordusu, Mohaç Ovası’nda iki saat iyinde Kanunî tarafından imha edildi. Bu savaşta meşhur akıncı kumandanları Gazi Hüsrev ve Balı Beyler akıncı kuvvetleri ile manevralar yaparak (Turan Taktiği/Kurt Oyunu), Macar ordusunu imha etmişler ve kalanları Karasu bataklığına sürdüler. Macar Kralı II. Layoş atı ile birlikte bataklıkta boğuldu. Mohaç zaferi neticesinde 637 yıllık Macar Krallığı ortadan kaldırılmış, tarih ve coğrafyadan silinmiştir (29 Ağustos 1526).

Mohaç zaferinden sonra Türk ordusu, Macaristan’ın başkenti B udi ne (Budapeşte) girdi. Şehirden gelen heyet, Budin’in anahtarlarını Kanunîye teslim etti. Türk askeri, halkın canına, malına ve hürriyetine dokunmadı. Macaristan, Osmanlı Devletine bağlı bir krallık haline getirildi. Macar krallığına, Türk dostu olarak bilinen Erdel voyvodası ve aynı zamanda bir Macar soylusu olan Jan Zapolya (Jean Szapolya) getirildi.